27 Mart 2023 Pazartesi

BUNDAN SONRASI TUFAN

BUNDAN SONRASI TUFAN

Türkiye’deki bir arabanın satışıyla elde edilecek gelirin ABD’de 6 ay kirası ve faturaları ödenip dayanıp döşenmiş bir eve yettiği üstelik yine aynı arabanın kapının önüne çekildi hesabı herkes izledi.

Bazen yazmak, söylemek yerine göstermek çok daha kolay oluyor.

Gelinen nokta konut ve otomobil üzerinden sağlanan rantın gözler önüne serilmiş hâlidir.

20 Mart 2023 Pazartesi

TÜRKİYE’NİN GELECEK PLANI

Batan ABD bankalarının söylenenlerin aksine bir bir kurtarılması sonrasında adeta düğün havasına giren uluslararası piyasalar "boğa sezonu" girdi.

Adı geçen bankaların ABD Dolarının geleceğini tehdit edene kripto paralarla iş yapması, ABD Yönetimini kurtarma sürecine girip girmeyeceği noktasında büyük bir çelişkiye soktu.

Tahvil faizlerindeki artış nedeniyle bilançoları zarar veren bankaları, faizlerin daha fazla artırılması ile diğer bankaların da takip edeceği beklentisi iflas açıklayan bankaların bir bir kurtarılması ile rafa kalktı.

10 Ocak 2023 Salı

GIDA KRİZİ GELİYOR

GIDA KRİZİ GELİYOR

2022'de gıdada yaşanan fiyat hareketliliğinin arkasındaki  nedenlerden biri de Tahıl Kriziydi.

Ülkemiz gıda arz güvenliği konusunda sorun yaşamasa da üreticilerin ortaya çıkan enflasyon şokundan kaynaklı yaşadığı dalgalanmalar üretimi de etkiledi.

Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişçi ise pandemi döneminde tüm dünyada çiftçiler canının derdine düşerek evinden çıkmazken bizim çiftçilerin tarımsal üretime devam etmek için çok talepte bulunduklarını ve bunun sonucu olarak da gıda arzında sorun yaşanmadığını dile getirdi.

31 Aralık 2022 Cumartesi

DEV AYNALARI YIKILACAK

DEV AYNALARI YIKILACAK

Ankara’da bazı bakanların bir gelenek haline getirdiği yıl sonu değerlendirme toplantıları gündeme ilişkin biriken ne kadar soru varsa konuşulan meclislere dönüşmeye başladı.

Ülkenin gidişi konusunda alınan kararların arka planını öğrenme fırsatı bulduğumuz bu toplantılarda bende ilgi alanıma ilişkin soruları gündemi getirmeye çalışıyorum.

Bu hafta Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıklamaları bu açıdan çok önemliydi.

13 Aralık 2022 Salı

GARİP BİR YOLSUZLUK DOSYASI

Genelde makro ekonomi ve enerji ile ilgileniyorum.

Tarım gibi spesifik alanlara ancak birilerinin dikkatimi o yöne çekmesi ile yönelebiliyorum.

Bu alanda yakın zamanda dikkatimi çeken bir olay oldu.

Türkiye Tarım Hayvancılık ve Arıcılık Platformu (TAHAP)’nun birkaç organizasyonunu takip ettim.

Kendi hâlinde bir şeyler yapmaya çalışan insanlar izlenimi edindim.

Fakat daha sonra gerek Kemal Kılıçdaroğlu gerek ise Doğu Perinçek, bu kuruluşun arıcılara yaptığı yolsuzluklardan bahsedince olayı araştırma sorumluluğum olduğu düşüncesine kapıldım.

Tarım alanında uzman meslektaşlarımdan Ankara’daki mağdurlarla bir görüşme ayarlamasını istedim.

Kısa zaman sonra bir görüşme gerçekleştirdim.

Uzun uzadıya olanları anlattılar.

584 milyon yolsuzluk yapıldığını söylediler.

İddia edilen rakam müthiş!

Evrak istedim.

Bana takriben 1,5 milyonluk ödeme evrakı verdiler.

Hemen peşine düştüm.

AK Parti ve CHP’li bazı vekillerle görüştüm.

Ayrıca konunun tarafı olan ya da adı geçen çoğu kişi ile temasım oldu.

En sonun da cevap hakkı gereği TAHAP Başkanı Mustafa Sarıoğlu ile uzun görüşmelerim oldu.

TAHAP Genel Başkanı Mustafa Sarıoğlu

584 milyon olduğu söylenen yolsuzluk rakamlarına rağmen TAHAP’ın yılbaşından bu yana hesap hareketlerinde 55 milyonluk bir hareket olduğunu verilen evraklarda gördüm.

Sonuç itibarıyla şunu söyleyeyim:

Taraflar hakkında beyanlarına göre halihazırda yolsuzluk ya da dolandırıcılıkla ilgili bir suç duyurusu bulunmuyor.

Cumhuriyet savcılarının çıkan haberler ve iddialara istinaden resen TAHAP Başkanından ifade almasının çok yerinde olacağını düşünüyorum.

Konu ile ilgili adı geçenler birlikte ortaya atılan iddialar, çok büyük bir vahameti ortaya koyuyor.

Devletin bu iddiaların üzerine gitmesi, kim kimi mağdur ettiyse muhakkak surette hesabını sorması çok ama çok elzem.

DOĞAL GAZDA TÜRK OYUNU

Piyasa boşluk kabul etmez. Eğer bir kâr fırsatı varsa muhakkak o birileri tarafından doldurulur.

Rusya’nın 155 milyar metre küp doğal gaz ihracatını sonlandıran Avrupa Birliği, gerekli teminin büyük çoğunluğunu ABD başta olmak üzere Cezayir ve Katar’dan LNG olarak karşılamaya çalıştığı bir süreç yaşıyoruz.

İtalya ve Hollanda gibi yaptırımı arka plana atan ülkelerin Rusya’dan aldığı LNG bile Rusya’nın boru hatlarından gelen doğal gazına alternatif olabilmiş değil.

155 milyar doğal gaz ihtiyacını ne LNG’den dönüştürecek tesis var de ne de yapılan tasarruflar bu ihtiyacı karşılayabilir.

Fırsat bu fırsat diyen Türkiye’nin talih kuşu ayağına geldi.

Nabucco projesiyle Rus gazına alternatif olması beklenen Türkmen ve Kazak gazlarını Avrupa’ya yâr etmeyen Rusya, hemen büyük anlaşmalarla bu ülkelerden gaz alma adımını atmıştı.

Riskin uzaklaştırdığını düşünen Rusya’nın karşısına Türkiye’nin Azerbaycan ile birlikte hayata geçirdiği TANAP çıktı.

16 milyar metre küpün sadece 6 milyarını alan Türkiye’nin 60 milyarlık tüketimi düşünülünce -çok da anlamlı olmayan bir sayı olsa da- hedef aslında hep daha fazlasıydı.

Nitekim bunu gören Rusya, Türk Akım boru hattı ile Karadeniz’den Avrupa’ya sevk edilecek 30 milyar metre küp kapasitede boru hattını inşa etti.

Türkiye’ye “al sana bir kaynak, bırak bu işleri” minvalinden bir adım olsa da Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısıyla birlikte gelen Rus gazı yaptırımları, yepyeni bir imkân ortaya çıkardı.

Pas gelince gol atmamak olmaz.

Türkiye; Azerbaycan ve Türkmenistan ile Türkmen gazının Avrupa’ya ulaştırılma hedefini yani aslında maliyetinden dolayı gerçekleşmeyen Nabucco'yu harekete geçiriyor.


Rusya ile Avrupa’nın karşı karşıya gelmesini çok iyi kullanan Türkiye’nin bir enerji üssü olmasını sağlama politikası adım adım ilerliyor.

TANAP ve TAP hatlarına yapılacak eklerle birlikte ilk etapta Türkmen gazının Avrupa’ya ulaştırılması mümkün.

Rusya’nın satılamayan gazı Çin’e satması Türkmenlerin Çin’e gaz satma politikasını sekteye uğratabilir.

Bu nedenle Türkmenistan’ın projeye sıcak yaklaşması çok muhtemel...

Türkiye’nin böyle bir proje ile bölge sorunlarını çözmek için gücünü bir nebze daha artırması İran, Suriye, Irak, İsrail ve Yunanistan ile ilişkileri çok daha başka boyutlara getirme fırsatı anlamına gelebilir.

Bu fırsatı kaçırmamak gerekiyor.

Avrupa’dan yatırımlara finansal destek sağlanabilirse adımlar çok doğru bir hâl alır.

MİLYONER OLMA HAYALİ ENFLASYONA YENİLDİ

Geçen gün “Kim Milyoner Olmak İster?” yarışmasında 1 milyonluk sorunun sorulmuş olması istenilen heyecanı oluşturmadı.

Çünkü milyoner olmak artık bir işe yaramıyor.


Programın ilk çıktığı zamanlarda bu para ile on tane ev alınabilse de şimdi bir ev bile alınamıyor.

Bence programın adı artık “Kim Milyarder Olmak İster?” şeklinde değiştirilmeli.

Acı tabloyu da hepimiz kabul etmeliyiz...

FAİZ YANLIŞINA ÇÖZÜM

Çok ciddi bir döviz krizine doğru hızla yaklaşıyoruz.

Yapılan değerlendirmelere göre 200 milyar dolarlık bir kaynağı kuru sabit tutmak için kullandık.

Hâlbuki bu kaynak kasada tutulsa, şu an zaten piyasa faizi en fazla yüzde 13 olurdu.

Eğer finansal araçlar üzerine bir kontrol gerekiyorsa bence bunun yapılması gereken tek alan krediler olmalı.

Yurtdışında maaşıyla geçimini rahatça idame ettiren insanların kredi alması epey zor.

Zaten bankaların haftanın her günü çalışmamasının bir sebebi de bu...

Bankaların kaynaklarını yatırım yapılacak alanlara yönlendirmesine yönelik mevzuatlar oluşturulmalı.


Bu saatten sonra ev ihtiyacı da kalmadı.

Lüks ev ihtiyacı için kredi kullandırılmasının da bir anlamı yok.

O zaman ekonomiyi geliştirmek için girişimcilik ve üretim yatırımı için kredi musluklarının açılmasından başka bir yol kalmadığı görülüyor.

İthal ikame sağlayan alanlarda devletin faiz desteği verdiği krediler ile yürütülen bir süreç yıllara sari olacak şekilde Türkiye’nin yükselmesi sonucundan başka bir yere çıkmayacaktır.

Kredi ve kredi kartı limitleri düşürülüp insanların ihtiyaçlarını sağlayacak kadar asgari ücret verilmesi finansal sistemi rahatlatacağı gibi sürdürülebilir ve katma değerli bir ekonomi kurulmasını imkân tanıyacaktır.

Böyle yürütülecek ekonomi yönetiminde tek ihtiyaç ARGE olacak. Bunun için de eğitim devrimine ihtiyacımız var.

Zincirin halkaları gibi olsa da gerçek bu...

Başka hedefler ve yöntemleri çözüm olarak göstermek bu gerçeği gizlemiyor.



13.12.2022 tarihinde Milat Gazetesi'nde yayımlanan yazıya buradan ulaşabilirsiniz.




26 Kasım 2022 Cumartesi

PATLAMANIN ARDINDAKİLER

PATLAMANIN ARDINDAKİLER

İstiklal Caddesi’nde düzenlenen terör eylemi sonrasında başlatılan Pençe Kılıç Hava Harekatı’nı Meclis’te AK Parti grup toplantısında, "kara harekatı"nın takip edeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı konuşmada “Herkes gibi biz de oyunumuzu kurduk!” diyerek aslında uzun süredir yapılan çalışmayı ilan etmiş oldu.

Her şey 20 ay önce Suudi Arabistan’ın Yunanistan ile Doğu Akdeniz’de "ortak tatbikat yapması" ile başladı.

Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı yanına aldığı Fransa’nın dışında Ortadoğu’daki devletleri de ittifaka dâhil etme girişimleri sonuç verince Türkiye’nin etrafında gerçekleşen çevreleme ile harekat alanı kalmaması durumu, devlet mekanizmasınca açık bir güvenlik tehdidi olarak dile getirilerek alarm durumuna geçildi.